Page 72 - Life in Life - Haziran 2019
P. 72
life GÜNCEL
Akış alanına girememenin kitap okuma kültürü
ile ilişkisine gelince; çocuğun karşılaştığı ya da
karşılaştırıldığı kitaplar, onun seviyesinin çok üzerinde ya
da altında ise oluşması gereken ilgi oluşturulamıyor. Yani
çocuk, kitap okuma sürecinde akış alanına giremiyor ve
kitaptan keyif almıyor. Bu duruma karşı alınacak önlem
ise çocuğa göre reçete yazmak… Uygun reçete yazılırken
de çocuğun yaşı, cinsiyeti, ilgi duyduğu türler, daha önce
okuyup keyif aldığı kitaplar dikkate alınmalı ve bunları
karşılayan yapıtlarla çocuk karşılaştırılmalı.
4. Çocuk ailesini kopyalar; aileler yeterince örnek
olamıyor…
Çocuğu şekillendiren çevresidir. Çocuklar doğdukları
andan itibaren öncelikli olarak annesinden, babasından
Okuma zevki kazanması istenen çocuğa iyi kitapların daha sonra da arkadaşlarından ve öğretmenlerinden
verilmesi gerekir. Bu iyi kitaplar, çocuğun bu eser gördüklerini taklit ederek kendini oluşturur. Toplum ve
hakkında bilgi sahibi olmasına ve okudukları üzerinde değer yargıları buna göre şekil alır.
düşünme alışkanlığı kazanmasına olanak sağlar. Aileler çocuklarını en iyi şartlarda büyütmek, içlerindeki
Türkçemizin güzelliklerinin yansıtılmadığı, zorlama yeteneği ortaya çıkarmak istiyor ancak kendilerini
bir biçemle yaratılan ürünlerin, çocukların kavramsal sorguluyorlar mı? Çocuğunun iyi bir okur olmasını isteyen
gelişimine ve dilsel beğenilerine katkı sağlamayacağı aile, önce kendisinden başlaması gerektiğini biliyor mu?
açıktır. Bu tür zorlama, güdümlü eserler, çocuğun duygu Evet, önce kendimizden başlayacağız. Çevremizdekiler
ve düşünce sağlığını olumsuz yönde etkileyecektir. bunu uygulamazsa uygulamasın; önce biz bunu
Çocukların erken çocukluk dönemiyle birlikte, anlam çocuğumuz için yapacağız. Sonuçta biz çocuğumuza
evrenlerine uygun görsel, işitsel ve dilsel iletilerle doğrusunu göstermiş olacağız yani kazanan biz olacağız.
beslenmeleri gerekir. Çocuk, ona öğretilmek istenen her şeyin doğrusunun
Çocuğun her gün çevresinde gördüğü yaşantıları, ne olduğunu teoride öğrenmiştir. Teoride öğrendiğini
sıradan ve bilinen sözlerle yineleyen bir kitap, çocuğun pratikte de öğrenirse bu tutarlılık ona özgüven
duygu ve düşünce dünyasına hitap etmeyecektir. kazandırır. Çocuklar teoride öğrendiklerinin
Kitaplarda çocuklara, neleri yapması ya da doğruluğunu uygulamada keşfederler. Çocuğun
yapmamasının söylenmesinden çok, neleri yapması ya öğrendikleri ile uyguladıkları arasında farklılık varsa
da yapmaması gerektiği düşündürülmelidir. kafası karışır ve özgüvenini kaybeder. Dolayısıyla eğer
3. Akış alanına girememek… çocuğumuzun yaşamında köklü bir değişiklik yapmak
istiyorsak her şeye önce kendimizden başlamalıyız.
Prof. Mihaly Csikszentmihal, şöyle bir sonuca varıyor: Eğer çocuğunuzun daha fazla kitap okumasını
Kişinin becerisi ile yaptığı işin zorluğu arasındaki ilişki, istiyorsanız, evde kitap okumaya başlamanızı tavsiye
kişinin o işten aldığı keyfi belirliyor. İşin zorluğu kişinin ederim. Scholastic’de yayınlanan bir rapora göre,
becerisinin çok üstündeyse, kişi o işi yaparken endişe ortaokul çağına kadar kitap okuyan ebeveynlerin
duyuyor. İş, kişinin becerisine göre çok kolaysa bu sefer de o olduğu bir evde çocuklar, gelecek hayatlarında düzenli
işten sıkılmaya başlıyor; bir süre sonra da o işi bırakıyor. Bu birer kitap okuyucusu haline geliyor.
uzun süre devam ederse “öğrenilmiş çaresizlik” başlıyor.
Ama yapılan işin zorluğu, becerinin biraz üstündeyse, Alanında başarılı bir yazarın vermiş olduğu röportajdan…
kişi o işten keyif almaya başlıyor. Prof. Mihaly buna “Ben çocukken evimizde kitap okunurdu, annem,
AKIŞ ALANI diyor. babam, evimize gelip giden misafirler, okuyan
insanlardı. Biz de okuduk doğal olarak, onlar bize
72